Nuri Demirağ
Nuri Demirağ (1886 - 13 Kasım 1957) Sivas'ın Divriği kasabasında doğmuştur. Çalışma yaşamına öğretmenlikle başlar, Ziraat Bankası'nın Divriği ve Koçgiri (Zara) şubelerinde çalışmış, daha sonra İstanbul'a tayin olmuştur. İstanbul'da Maliye Müfettişi olarak çalışır. İşgal dönemi yıllarıdır. Gayrimüslim nüfusun yoğun olarak yaşadığı Beyoğlu, Galata semtleri, Türkler'in pek mecbur kalmadıkça uğramak istemedikleri semtlerdi.
Birgün görevi gereği Maliye'nin Tatavla (Kurtuluş) şubesine uğramak zorunda kalır. Maliye dairesinden çıktıktan sonra etrafını saran beş on palikarya tarafından başındaki fesi alınarak yerlerde çiğnenmek suretiyle hakarete uğrar. Bunun üzerine Mühürzade Nuri Bey şöyle der: ''Milli haysiyet ve şerefi üç buçuk palikaryanın ayakları altında çiğnenen bir hükümete memurluk edemem'' diyerek istifa eder.
Nuri Bey'in istifa ettikten sonra ilk işi, sigara kağıdı imalatıdır. '' Türk zaferi '' adını verdiği ürün, gayri müslimlerin denetimindeki bu piyasada, halk tarafından büyük ilgi görür ve kendisine büyük paralar kazandırır. 252 Lira'lık sermayesi üç sene içinde 84.000 Lira olmuştur.
Kurtuluş Savaşı'ndan sonra İnşaat ve Demiryolu Müteahhitliği yapmıştır.
Samsun-Sivas, Fevzipaşa-Diyarbakır, Afyon-Antalya, Sivas-Erzurum, Irmak-Filyos hatlarında 1012 km'lik demiryolu hattı inşaatını tamamlar.
Bursa'da Merinos, Karabük'te Demir-Çelik, İzmit'te Selüloz, Sivas'ta Çimento fabrikalarını, Eceabat-Havza şosesini ve İstanbul sebze ve meyve hali inşaatlarının müteahhitliğini yapmıştır.(1)
30 Mayıs 1935 tarihli bir gazete haberinde Atatürk'ün uçak alımı onbin lira bağışta bulunduğu haberi çıkar. Ankara'nın en zengin kişisi Vehbi Koç 5.000 Lira, Nuri Demirağ kardeşi Abdurrahman Naci Demirağ 120.000 Lira bağışta bulunur. Nuri Demirağ bağış için gelenlere şu yanıtı verir. ''Siz ne diyorsunuz? Benden bu millet için bir şey istiyorsanız, en mükemmelini istemelisiniz. Madem ki bir millet tayyaresiz yaşayamaz, öyleyse bu yaşama vasıtasını başkalarının lütfundan beklememeliyiz. Ben bu uçakların fabrikasını yapmaya talibim.''
''Avrupa'dan, Amerika'dan lisanslar alıp tayyare yapmak kopyacılıktan ibarettir. Demode tipler için lisans verilmektedir. Yeni icat edilenler ise bir sır gibi, büyük bir kıskançlıkla saklanmaktadır. Binaenaleyh kopyacılıkla devam edilirse, demode şeyler beyhude yere vakit geçirilecektir. Şu halde Avrupa ve Amerika'nın son sistem tayyarelerine mukabil, yeni bir Türk tipi vücuda getirilmelidir. '' diyerek yol çıkar.
22 Ocak 1937'de Türk Hava Kurumu ile 12 adet eğitim uçağı ve 65 adet planör siparişi için protokol imzalar. Beşiktaş'taki atölyeyi uçak fabrikası olarak 10 Şubat 1937'de açar.Beşiktaş'ta Hayrettin iskelesinde, Deniz Müzesi olarak kullanılan binanın arkasında, o zamana göre modern bir bina yaptırır. Beşiktaş'ın yetersiz kalması üzerine Safraköy (Yeşilköy) ile bitişik Elmas Paşa çiftliğini satın alır. O tarihte dünyanın en gelişmiş havaalanlarından sayılan Amsterdam havalanının bir benzerini Yeşilköy'e planlar ve yapar. Havaalanının yanına da fabrikasını kurar. 17 Ağustos 1941'de Yeşilköy Nuri Demirağ Tayyare Fabrikası ve Gök Okulu ile birlikte hizmete açılır.
Nuri Demirağ Tayyare Fabrikalarında mühendis Selahattin Alan tarafından iki model uçak tasarlanmış ve yapılmıştır. Bu modeller Nu.D36 ve Nu.D 38 dır. Bugün teknik özelliklerini incelediğimizde, döneminin en gelişmiş uçakları arasına girecek teknolojiye sahip olduklarını gördüğümüzde, yapılan işin büyüklüğünü çok daha net anlayabiliyoruz. (2)
Yaptığı uçaklar Türk Hava Kurumu tarafından alınmamıştır. İspanyollar uçakların bir kısmına talip olmuş ama satılmasına müsaade edilmemiş. İran ve Irak uçaklara talip olmuş, ''yakarız ama yine de sattırmayız'' denilerek satışına izin verilmemiştir.
Özellikle Amerikan Hükümeti müteşebbislerine destek olmuştur. 1927 - 1947 yılları arasında yalnız Howard Hugs'un devletten aldığı destek 60 milyon Dolar'dır.
Nuri Demirağ uçaklarının alınmamasından sonra Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'ye yazdığı mektubun sonunda şöyle bitirmektedir. ''Hoş, karakterim buna müsait değil ama bu parayla örneğin 15-20 adet han-apartman yaptırır, senede 150 - 200.000 Lira gelir alarak istediğim gibi yaşardım, fakat yapmadım.
17 Ağustos 1941 tarihli Tasvir-i Efkar gazetesindeki röportajında ''Gelecekteki hayalleriniz nelerdir?'' sorusunu şöyle yanıtlamıştır: ''Evvela bu müesseseyi fevkalade genişletmek, 1.200.000 Lira'ya mal olacak büyük Yeşilköy Gök Lisesini kurmak. Divriği'de binlerce genci sinesine alacak; telsizciliği, motorculuğu, pilotluğu, mühendisliği, paraşütçülüğü vs. 12 şubeyi içerecek şekilde Gök Üniversitesi tesis etmek, sonra ''Şu çayırın bir kenarında, muradına ermiş insanların huzur ve saadetiyle oturup kahvemi içerken, bir işaretle yüzlerce tayyarenin birden havalandığını görmek.'' (3)
Kaynak:
(1) Nuri Demirağ, Fatih M. Dervişoğlu, Ötüken Neşriyat
(2) Mustafa Kemal'in Uçakları, İsmail Yavuz, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
(3) Türk Hava Harp Sanayi Tarihi, Osman Yalçın, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Yorumlar
Yorum Gönder