Topkapı Sarayında Yemek

Fatih döneminden 19. yüzyıl sonuna kadar günde iki öğün yemek yendiği görülmektedir. Bu dönemlerde sabah kahvaltısının çok kuvvetli  yapıldığı, kahvaltıda çeşitli çorbaların, hamur işlerinin, et yemeklerinin, çeşitli reçellerin, yumurtalı yiyeceklerin, pastırmanın, sucuğun, peynir çeşitlerinin, tereyağının sofralardan eksik olmadığı, öğlen yemek yenmemekle birlikte açlık hissedilmesi durumunda ayran, şerbet veya meyveyle bu açlığın giderildiği anlaşılmaktadır. Akşam yemeğinin erken yendiği, gün batmadan yemek yemenin sona erdiği göze çarpmaktadır. Buradaki amaç gün ışığında yemeği görerek yemek ve aynı zamanda nimete saygıyı da göstermektedir.

Sultan Murat döneminde yemek başlayana kadar mızıka takımının müzik çaldığı, ancak yemek başladıktan sonra nimete saygı nedeniyle müziğin sona erdiği bilinmektedir. Sultan II. Mahmut döneminde ise (1808) Sarayda batılıların yediği gibi masa ve sandalyede oturarak yemek yenmeye başlandığı ve bu yeni adetin önce konak ve köşklere, oradan da halka sirayet anlaşılmaktadır. 

Kaynak:
İSTANBUL'UN 100 LEZZETİ,  Nilgün Tatlı,  İstanbul'un Yüzleri Serisi  53,  İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. Yayınları

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lokum, Hacı Bekir ve Fenerbahçe

Bayrağın yarıya indirilmesi

Sanayiye iki farklı bakış